Kill Bill filminin birincisi başlarken fonda çalan şarkıyı hatırlar mısınız?
Kızla oğlan küçükken kovboyculuk oynarlarmış, o sırada birisi beş diğeri altı yaşında. Sopadan yapılmış atlara biniyorlar; oğlan siyah giyiyor kızsa beyaz (iyi kovboy-kötü kovboy) Vuruşmayı hep oğlan kazanır oysa
Vurdu beni: Bang.. bang..
Yere düştüm: Bang.. bang..
O gıcık ses: Bang.. bang..
Vurdu beni sevgilim...
Aradan mevsimler geçer ve çocuklar büyür. Kız göz koymuştur oğlana, oğlanınsa aklı kimbilir nerelerde. "Nasıl oynardık hatırlıyor musun? Bang.. bang.."
Bizi çocukluk anılarından alıp bugüne bağlayan ise şarkının son kuplesi.
Adam çekip gitmiştir veda etmeden.. Yalan söyleme zahmetine bile girmeden...
(Muhtemelen başka bir kadının yanındadır şimdi)
Müzik çalıp insanlar şarkı söylerken hanım kızımızın kısmetine sadece kilise çanları düşer, ve anlarız ki bu hiç de iyiye alamet değildir.
Şarkı bittiğinde ZINK diye bir düşünce takıldı kafama:
Bu şarkıda kadının ne anlattığını dinliyoruz ama asıl hikaye belki de kadının bize anlatmadığı yerlerde gizlidir?
Adam onu bırakıp gitmiştir, ama niye?
Belki de adamı vurup öldürmüştür kadın: BANG.. BANG!
Ama mermi yerine en acı sözleri söyleyerek ve en ağır yaraları açarak?